Kıvırcık Marul kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kıvırcık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kaçış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Firar
Belki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel olarak, Olabilir Ki, Olsa Olsa, İhtimal, Tersine Olarak
Şömine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhari, Ocak
Müspet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
Düşerge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamp
Reis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Lider, Kaptan
Hüveyda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr
Kaynaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek, Sıkı Fıkı Olmak, Hareketlilik, Hareket Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şifahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Sözel, Ağızdan
Ceset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü, Meyit, Naaş
Kahır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Sıkıntı, Dert, Yok Etme, Ezme, Perişan Etme, Mahvetme
Peyk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ardaç, Uydu
Ismarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sipariş Etmek
Kıl Kuyruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Zayıf, Züğürt
Necabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk
Cephe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraf, Yan, Yön, Yüz, Alnaç, Alın
Gayrimemnun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın, Kızgın, Küskün
Yurtlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskân
Simetri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakışım
Kurander kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cereyan
Zannetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanmak
Okkalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ağır, Çok, Fazla, Hürmetli
Amut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikme, Dikey, Topuz
Hızlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürat
Bürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Kaplamak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, İstila Etmek
Hırıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga
Gebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı
Huzur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinçlik, Karşı, Kat, Keyif, Makam, Ön, Rahat, Rahatlık, Sükûnet, Yamaç, Yan, Dirlik, Baş Dinçliği, Gönül Rahatlığı
Mahlas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçme Ad, Tahallüs
Meteliksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
Yolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak
İğfal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ele Salma, Yoldan Çıkartma, Aldatma, Ayartma, Kandırma, Baştan Çıkarma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.