Kâr kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fayda, İş, Kazanç, Menfaat, Meyve, Ticaret, Yarar
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kısaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Budamak, Kasmak, Özetlemek
Emlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Taşınmazlar, Gayrimenkul
Sükûti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suskun, Sessiz
Mekanizma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenek, Sistem
Mahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Sanatkâr, Usta, Uzman, Yırtıcı, Eli Uz
Çatışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Kavga, Dek
Formül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntem
Pekiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlendirme, Takviye
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Holding kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatırım Ortaklığı, Ana Ortaklık
Muharrirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazarlık
Uyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye
Efor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Çaba, Güç
Kibirlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek
Bunak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateh Getirmiş Olan Kimse, Matuh
Kültürlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydın
Destroyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Savaş Gemisi, Torpido Muhribi
Yeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cedit, Taze, Acar, Gıcır Gıcır, Henüz, Sıfır, Kullanılmamış, Nev
İşgal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Oyalama; Tutma, Kaplama, Eli Altına Alma
Kıpırdanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
Gaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Hedef, Maksat, Meram, Murat, Uğur, Yol, Ergi
Yayıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylenti, Şayia
Mat Kalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşalamak
Koskocaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş, Muazzam
Ortakça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşa
Güzel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Hoş, İyi, Kalburüstü, Kıvrak, Körpe, Leziz, Yakışıklı, Etkileyici, Biçimli, Gösterişli
İkiyüzlülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Riya
Belde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şehir, Kasaba, Mekân, Yer, Çevre
Yürütmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çekmek, Olmak, Uygulamak
Teşebbüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girişme, Girişim, Deneme, El Atma
Kuvvetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demir, Güçlü, Keskin, Saygın, Üstelik, Üstün
Vezne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terazi
Şeamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuzluk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.