Koskocaman kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Büyük, Geniş, Muazzam
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Anık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazır, Müstait
Düzleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Düzelmek, Yatmak
Fecir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tan Vakti, Gün Ağarması
Zihince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zihnen
Erim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Menzil, Muştu, Beşaret
Batık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağruk, Gamze
Öd Kesesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Safra Kesesi
Kıyam Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Düzeltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islah, Islahat, Reform, Rötuş
Göden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe
İzobar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşbasınç Eğrisi
Kılavuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
Vakarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Onurlu
Mükemmellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam
Ruz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün
Özlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Tahassür; Meyil
Cangıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa
Duluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakak, Yüz
Eşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
Tutar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miktarı Baliğ, Meblağ Tutarak
Savurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak
Habitat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurt
Telhis Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
Taş Bina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâgir
Tekörnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekbiçim, Yeknesak, Standart, Muttarit
İdeal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mefkûre, Ülkü
Görmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
Cebel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağ; Sahipsiz, Boş Toprak
Bibliyografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
Yandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
Art Arda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peş Peşe, Arka arkaya
Güfte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.