Koordinasyon kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eşgüdüm, Alakalandırılma, Alakalandırma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mucur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kömür Kırığı
Çurçur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
Mebusluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekilliği
Süprüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çer Çöp, Zirzibil
Dalgalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
Badana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahek
Tahsildar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vergici
Elinin Körü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Peçete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşkir
İspat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspatlamak, Kanıtlamak
Kamera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınalga, Alıcı, Kameraman, Almaç, Kameriye, Çardak
Oldurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirmek, Olgunlaştırmak
Mira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lata
Ebedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Bengi, Ölümsüz, Bitmeyen
Dizgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Tertip, Nizam
Savak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak
Vecize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Özdeyiş
Sude kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürmüş, Sürülmüş
Çekelez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sincap
Ortaklaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikli, Kolektif, Müştereken, Birge, Birlikte
Tacil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hızlandınna
Mahv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Yok Olma
İkamet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
Kaçmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Sızmak, Uzaklaşmak, Benzemek, Girmek, Kaçınmak, Kırmak, Koşmak, Sıvışmak, Tüymek, Yok Olmak, Firar Etmek
Solüsyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözelti
Sızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Istırap
Kesat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyrek, Durgunluk, Yokluk, Kıtlık
Klasman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Tasnif, Bölük, Bölümleme, Sınıflama
Maddeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdekçi
Pafta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yivaçar, Yivleç, Leke
Bulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Keşfetmek, İcat Etmek, Seçmek, Sağlamak, Temin Etmek, Cezaya Uğramak, Hatırlamak, Tapmak, Karşılaşmak, Sahip olmak, Tedarik Etmek, Teşhis Etmek, Çıkarmak, Ulaşmak, Uydurmak
Sergileme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşhir
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.