Kondu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gecekondu
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tavzih Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak
Parşömen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tirşe, Kâğıt
Ender kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Pek Az, Pek Seyrek
Azat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hür, Serbest, Başıboş, Özgür, Serazat
Hamaylı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muska
Bağlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Sınırlı, Sadık, Asılı, Kapalı, Mecbur
Yağışsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurak
Kavramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Sıkıca Tutmak, Derk Etmek, Görmek, İhata Etmek, Okumak, Tutmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Merci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mevki, Orun
Hazımsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sindirimsizlik
Kavilleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak
Istampa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgalık, Damga, Mühür
Bitimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Sonuçsuz, Neticesiz, Sınırsız
Kurumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Cılızlaşmak, Sertleşmek
Evliya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Eren, Yatır, Veli
Örnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Misal, Numune, Biçim, Şekil, Model, Tıpkısı, Misil
Eğitim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye
Fiyort kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körfez
Bek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı, Sağlam, Sert
Nemli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetli, Terilli, Islak
Faaliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
Realizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekçilik
Bakiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalan, Artan, Kalıntı
Muahharen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonradan
Abanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenmek, Çullanmak, Yaslanmak, Bastırmak, Dayanmak
Kötü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
Sarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solgun, Soluk
Çare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu
Kabahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kusur, Hata, Töhmet
Karakaçan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşek
Katakulli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Oyun, Tuzak, Yalan, Dolan, Hile
Karındaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kardeş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.