Köklü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kökten
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Müracaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başvuru, Hitap
Göveri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
Kabartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
Kişisel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi
İzlev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlev
Borcu Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkmale Kalmak
Şakımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ötmek, Söylemek
Nohut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezelye
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Koloni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürge, Müstemleke, Topluluk
Varlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
Ayak Tabanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya
Vitalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirimselcilik
Hayâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanç, Utanma, Sıkılma, Ut, Utanma Duygusu
Keloğlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
Herkes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümü, Hepsi, Hamı, Âlem, Cümle, Dünya, Kâinat, Millet
Kitabevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
Santimantal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Duygulu, Hassas
Yadsıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr
Hat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Çizgi, Sınır, Yazı, Yol, Geçek, Kanal
Yan Yan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlamasına
Kokmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koklamak, Kokuşmak
Kesene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözleşme, Mukavele; Abone
Milliyetsever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
Sapa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ücra
Gıybet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirme, Kötüleme, Kov, Kovculuk
Patetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
Diri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Sağ, Güçlü, Zinde
Dımdızlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak, Cascavlak; Bomboş, Eli Boş
Kudsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kut, Kutsallık
Oluşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Gelmek, Başlamak, Çıkmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Tekevvün Etmek
Muhafazakârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuculuk
Reddeylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.