Kesene kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sözleşme, Mukavele; Abone
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İlkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Önce, Başta
Ayça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hilal, Alem
Giysi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Çul, Don, Elbise, Entari, Giyecek, Giyim, Kıyafet, Paltar, Üst, Üzeri, Libas
Santimantalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlik
Sedimatoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tortulbilim
Teftiş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetlemek
Zayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp, Yitik, Boş, Yararsız
Başmakale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyazı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Alelade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıradan, Olağan, Bayağı, Doğal, Sıra İşi
Temin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Elde Etmek, Sağlamak
Köstebek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sokur, Yer Sıçanı; Sıraca
Müfrit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşın, Aşırı, İfratçı
Mukavele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Kontrat, Sözleşme, Konuşuk
Afiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Keyif, Sağlık
Bağımsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstiklal, Özgürlük, Hürriyet
Manav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göğerti Satan, Sebzevatçı
Sahip Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Sağlamak, Yapmak
Katalog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizit, Fihrist, Yayınevi
Özden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan, İçten, Samimi
Dert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Çile, Elem, Gaile, Hâl, Kambur, Kaygı, Keder, Kor, Sorun, Ur, Üzüntü, Yara, Süreğen Hastalık
Organik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Örgensel, Tabii, Uzvi
Zırhsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savutsuz, Korunaksız
Eğitimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyeci, Pedagog
Şamil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapsayan, Kaplayan
Potansiyel Farkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
Tapasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçsız
Vale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Oğlan
Arık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Su Yolu, Temiz, Güçsüz, Enez, Cılız, Sıska, Zayıf, Kuru, Çorak
Takat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Güç, Hâl, Hız, Kuvvet, Mecal
Düzeltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islah, Islahat, Reform, Rötuş
Sahan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapılca
Katık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayran, Edviyat, Huriş, Yoğurt
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.