Ivır Zıvır kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cefengiyat, Küçük, Lakırtı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Zarif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazik, İnce, Hoş, Albenili
Tacizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedirginlik
Süslenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslü, Bezenmiş
Posa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Tortu, Çökelti
Bozgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Uçarı, Yenilgi, Hezimet
Sıcaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Hararet, Isı, Sühunet
İsabetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz
Zafer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utku, Başarı, Yengi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şirpençe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karaçıban
Sarrafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarraflık, Baş
Avane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardakçı, Yardımcı, Kafadarlar, Yardakçılar
İştigal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş, Uğraşma, İlgilenme, Meşgul Olma, Çalışma
Yazıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Yazman, Kâtip
Çeltek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uşak, Yardımcı
Yaraşırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat
İtminan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenme
Janjan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanar Döner, Yanardöner, Şanjan
Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
Tedirgin Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak
Oran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nispet, Orantı, Tahmin, Tartı, Tenasüp, Tasın
Temkinli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ilımlı, Ölçülü, Sakınımlı
Disiplin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuturga, Sıkı, Düzen, Zapturapt
Tutma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
İtinasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özensiz, Gelişigüzel, İhmalkâr, Vurdum Duymaz
Parazit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asalak, Cızırtı, Tufeyli
Şahadetname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Lisans Belgesi, Belge
Hatun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Eş, Hanım, Kadın, Zevce
Emniyet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek
Mürettiplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizmenlik
Gıybet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
Türel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
Barhana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Küçük Kervan, Göç, Göç Eşyası, Kullanışsız Konak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.