Hasır Otu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Saz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Davranma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muamele
İçbükey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Obruk, Konkav, Mukaar
Kas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adale
Kendi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Özü, Zat
Yamulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmek
İttihaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
Arkeoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazıbilim, Kazı Bilimi
Yezne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dağıtım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
Eke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Kart, Yaşlı, Yetişkin, Bilgin, Akıllı, Tecrübeli
Vekillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
Giymek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Kullanmak, Taşımak
Sataşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
Tadım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaika
Savurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak
Gayritabii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Sapık
Muallak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı; Bağlı, Bağınlı
Adaklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişanlanmak
Eleğimsağma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebekuşağı, Alkım, Gökkuşağı, Alaimisema
Bihakkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten
Öncü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Birinci, Kılavuz, Önder, Pişdar
Nemli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetli, Terilli, Islak
Siftinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Zaman Geçirmek
Yargı Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
Şuh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişi, Neşeli, Serbest
Bağdaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak, Anlaşmak, Uyuşmak, Uymak
Senkronik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlı
İnsiyaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdüsel
Almanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
Ekosuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankısız
Asabiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
Yağsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zayıf
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.