Hafızlamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ezberlemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tırsmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Korkmak, Ürkmek
Mesaha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
Ajur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antika
Büyük Baba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dede
Sofa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hol
Kıvrım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Büklüm, Dönemeç, Lüle
Nasip Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Kavuşmak, Ulaşmak
Safdil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gibi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmişçesine, Benzer Biçimde, Teki, O Anda, Tam O Sırada, Hemen Arkasından, Kabil, Kadar
Şek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Kuşku
Gezinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak, Eğlenmek
Türap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toprak, Toz
İltica Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak
Münekkit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmen, Tenkitçi
Karşıtlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet, Mübayenet, Tezat, Zıtlık, Kontrast
Rencide Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek
Abartı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mübalağa
Volatilite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirsizlik
Aşinalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanışıklık
Tevazukâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü
Liva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Tugay
Muavin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Yar
Pekleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılaşmak, Sertleşmek
Hükmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiğnemek
Bölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
İşaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek
Ödlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Tabansız, Yüreksiz
Medyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâhin
İyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Sağlıklı, Aşırı, Uğurlu, Hayırlı, Âlâ, Bol, Çok, Düzgün, Esen, Güzel, Hayır, Uygun, Yakşı, Yerinde
Yüz Kiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Karası
Şişmanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kökelmek, Semirmek, Toplanmak
Sertleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılaşmak, Kurumak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.