Tevazukâr kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Alçak Gönüllü
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dinlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
Boysuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bodur, Bacaksız, Bastıbacak
Genişlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vüsat, Yayıklık, En-Boy Karşıtı Olarak, Arz, Boyut, Refah
Şavkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık Saçmak, Parlamak
Vaktaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ne Zaman Ki
Külte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Külçe
Güvence Akçesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depozit, Depozito
Nodullamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çiğde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hünnap
Şikayet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak, Sızlanmak
Dingin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin, Yorgun, Kımıldamayan, Mecalsiz
Dilekçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ariza, İstida, Arzuhal
Müstemleke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürge, Tekel
Yarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövme, İrmik
Donatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Teçhiz
Akrep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yelkovan
Yiyecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat
Raptiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İleç, Pünez, Bağlaç
Öteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici
Yanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kebap
Cingöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Uyanık, Hiç Aldatılamayan
Aydınlatılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münevver
İhracatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcı
As kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bey
Abuklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçmalamak
Öbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deste, Grup, Küme, Yığın, Takım
Erişmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nail
Parçalanmamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün
Arınak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yunak, Hamam
Musallat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş
Fındıkkıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşveli, Şuh, Baştan Çıkarıcı Kadın
Kargo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.