Hırpalamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dövmek, Tepelemek, Örselemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muhalif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Karşı, Karşıt, Yanaz
Kırağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jale
Sınır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Had, Hat, Hudut, Limit, Nokta, Serhat, Son, Uç
Spesiyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özel
Bidayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlama, Başlangıç
Hafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklı
Geçmelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müruriye
Buruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm, Diş Kamaştırıcı, Tosun, Fazla Kekre, Tadı Kekre Olan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sağlamlaştırılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhkem
Medarımaişet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş
Kösteklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bukağılamak, Engellemek
Taban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya, Dip, Döşeme, Kaide, Oturak, Ökçe, Temel, Yaradılıştan, Zemin, Alt
İdeoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşüngü
Muvazene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Denkleşme, Denk Gelme
Terim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Had, Istılah
Müdür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöneten, Yönetici, İdareci, Başöğretmen, Yönetmen
Zeybek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efe
Jimnastik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdman, Kültürfizik, Beden Eğitimi
Güzelduyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Estetik, Bediiyat
Egzogami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışevlilik
Bakliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baklagiller
Sırf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalnız, Salt, Tamamıyla, Büsbütün, Ancak, Baştan Aşağıya Kadar
Birikmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek, Yığılmak, Yığışmak, Toplanmak
Belletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmek, Ezberletmek
Batıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temelsiz, Çürük, Boş Batır, Büğdül, Asılsız
Havaneli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havandeste
Hımbıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Budala, Tembel, Uyuşuk
Ün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ad, Nam, San, Ses, Şan, Şeref, Şöhret, Tavış
Faale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşçi
Karşın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rağmen, Karamazdan, Muhalif, Muarız
Üryan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
Atasözü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darbımesel, Sav
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.