Gurk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kuluçka, Erkek Hindi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sokak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçe
Tiksinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, İğrenmek, Yermek
Çekme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece
Vahdaniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik
Kıkırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Tezevvüç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
Tekvin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
Sonbahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Payiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fars kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürü
Genç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jön, Civan, Körpe, Taze, Yaş, Dinç, Toy
Hilekârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
Cidal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Savaşma, Cenk, Çekişme, Ağız Kavgası
Tıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekimlik, Sağlıkbilimi, Otacılık
Sarrafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarraflık, Baş
Şeffaflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saydamlık
He kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evet
Cesametli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kocaman
Nadide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görülmedik, Değerli, Az Bulunur
Pislik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kir, Dışkı, Kötü, Necaset
Mahalle Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
Bağlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntisap
Kalıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
Çokbilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi, Akıllı, Kurnaz, Zeki
Bildik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Belet, Tanıdık, Tanış
Örümce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
Kâm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilek, Mutluluk, Tat, Zevk
Belgem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlam
Tamu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
İstifçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımcılık
Rutubetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islanmak
Çabuklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezleşmek, İvedileşmek, Süratlenmek, Hızlanmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.