Fezleke kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hülasa, Özet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Biber Dolması kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolma
Kabza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutak, Sap
Muhbir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Haberci, Jurnalci, Ele Veren, İhbar Eden
Ülker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreyya
Şapkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vestiyer
İtilaf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
Mükedder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Üzgün
Yük Odası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Seviyesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeysizlik
Borcu Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkmale Kalmak
Hemişelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daimî
Alaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halita
Hodkâm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bencil
İltihaplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
Kıymetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
Panter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pars
Kabullenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek
Servi Ağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Servi
Mikâp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küp
Vurdumduymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz, Aldırışsız, Duygusuz, Duvar Yüzlü, İtinasız, Lakayıt, Anlayışsız, Kavrayışsız
Leksikografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlükbilim
Mikro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mini, Dar
İnhisar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstemlekecilik, Tekel
Düzenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tertip Etmek, Düzeltmek, Tanzim Etmek, Açmak, Dizmek, Hazırlamak, Yapmak, Düzen Vermek
Müştehi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
Gülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahkaha
Sasıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
Kembağal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Sefil, Yoksul, Züğürt
İslam Hukuku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıkıh, Şeriat
Ciltçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücellit
Fıldır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk
Bulaşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.