İslam Hukuku kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fıkıh, Şeriat
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Terapi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltım, Tedavi
Muhaceret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göç
Tas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çanak
Enlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı En Dairesi, Paralel
Uğruna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin
Ülser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yara
Devamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreksiz
Başlangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önsöz, İlk Bölüm, Giriş, Mukaddime, Baş, Eşik, Menşe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mesleksel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesleki
Kışır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
Selinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Sel; Selin Yolu
Tatbik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ameliye, Pratik, Yerine Getirme, Kullanma, Karşılaştırma, Uygulama
Dönme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devir, Viraj, Deveran, Mühtedi
Sahipsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyesiz, Kimsesiz
Tıksırıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
Bozgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Uçarı, Yenilgi, Hezimet
Çelişik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütenakız
Şayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Değer, Layık, Uygun
Vezinli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülü
Nazenin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Narin, İnce
Bâtın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İç Yüz, İç Öz, Gizli, Görünmeyen
Statüko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süregelen Durum
Sitayiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övme, Övüş
Sezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset, His, Tehaddüs
Abdug kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atlama, Ayran
Ark kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu, Açık Oluk, Cetvel, Kanal
İdareli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutumlu
Kaynatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
Saklayarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli
Obstrüksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önleme, Engelleme
Namzet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aday, Yavuklu
Duraklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.