Etene kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Son, Eş, Döl Eşi, Meşime, Plasenta
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Talihsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht
Güldürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komedi, Fars, Mizah
Müstakil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Ayrı, Ayrık, Baştak
Dızman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, İri yarı
On Paralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiç
Muaraza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga
Sosyolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
Sinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dikbaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı
Çınka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Telefon
Yazboz Tahtası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta
Sonradan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilahare
Rey Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek, Oy Vermek, Ses Vermek
Rakkase kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köçek
Düzbucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
Canevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
Önceki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık
Sepici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabak
Arsenik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıçanotu, Zırnık
Dayatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Empoze Etmek
Bitaraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Yansız, Müstenkif, Kararsız, Tarafsız
Tünel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delme Yol, Geçit
Hatırı Sayılır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Çok
Simsiyah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapkara
Ağrımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Tutmak
Müsteşarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcılığı
Acayip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Tansı, Tuhaf, Şaşırtıcı, Yadırganan, Yabansı, Şaşılacak, Değişik, Abus, Antika, İbret
Öbür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Özge
Tazeleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlanmak, Gençleşmek
Halifelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hilafet
Şehremaneti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
Dünyalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Mülk, Para, Servet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.