Dayatmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Empoze Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Güzelduyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Estetik, Bediiyat
Kefalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefillik, Zaminlik, Oğalık
Berenarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Oldukça
Kamera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınalga, Alıcı, Kameraman, Almaç, Kameriye, Çardak
Eğrice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Sineği, Büvelek
Mütekabiliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık
Cafcaflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Şatafatlı, Karışık, Tehlikeli
Yuvalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Maaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aylık
Nakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Para, Akçe, Akça, Likit
Kırmağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veba
Zinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Canlı, Dimdik, Diri, Gümrah, Sağlam
Pimpirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane
İzlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patika, Keçiyolu
Yükselme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terakki, Terfi
Çizgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksen, Hat, Sınır, Temel
Gayriadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü
Tırpan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerenti
Antrepo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depo
Alısün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çınka, Telefon
Kaynar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
Şerik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortak
Dâhili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç
İri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hantal, Koca, Kocaman, Yoğun, Büyük
Delilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinnet
Basınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
Devrilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak
Nale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnilti, İnleme
Karanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Karışık, Sıkıntı, Üzüntü, Zifiri, Zulmet
Tolun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı (Ay) Bedir
İrsal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek
Müşkül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Zorluk, Zor, Çetin, Güç, Engel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.