Eli Açık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cömert, Bonkör
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kozak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kozalak
Başı Dinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
Gözetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret
Seyyare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezegen
Aracılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delalet, Tavassut, Vasıta
Makro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş
Nasıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atama
Evecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Evegen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Koşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek
Sıhhatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksız, Kuşkulu
Yağılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık
Başmaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Has
Elips kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Eğri, Katı Nakıs
Tatil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinlence, Ara, Dem Alış, Grev, İstirahat, Boşuklama, Kapama
Müsteşar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcısı, Yönetken
Taksim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüştürme, Bölme
Girişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Sarılmak, Tutmak, Teşebbüs Etmek
Yetenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabiliyet, Beceri, İstidat, Kapasite, Kudret
Takviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırma, Destek, Pekiştirme, Kuvvetlendirme, Berkitme, Güçlendirme
Marj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pay
Yayımlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
Temin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme
Kusur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman
Giyinecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyecek
Elyaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lifler, Teller
Konuksever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Misafirperver, Mükrim
İade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri Verme, Geri Çevirme, Reddetme, Mukabele Etme
Kırak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı
Umut Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ummak
Murat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Dilek, Erek, Gaye, İstek
Zorlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetli, Güçlü, Dayanıklı, Kızgın, Kuvvetli, Yeğin
Küre Kuşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.