Değiştirilmiş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Değişik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tahakkuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekleşme, Hayatileşme
Kurt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canavar, Kurnaz
Reis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Lider, Kaptan
Yönelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteveccih
Taşıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Vasıta
Yüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Mecburiyet, Mükellefiyet
Ahmaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bönlük, Hamakat
Sulta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetke, Otorite
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mütecaviz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saldırgan, Tecavüzkâr, Geçen, Aşan, Saldıran, Sataşkan
Sergi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekspozisyon, Teşhir, Gösterim, Kilim, Yaygı
Sanki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sözde
Ekipman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donanım, Takım
Sutaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su
Düzbucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
Onarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Tamir Etmek, Yapmak
Yapraklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
Engebelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
Yanaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhalif
İlerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak, Yürümek
Mösyö kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Bay
Besi Suyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz su, Usare
Denetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
Çeşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cins, Kalem, Nev, Soy, Tür, Türlü, Bölüm
Maldar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celep
Giyim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çul, Elbise, Giyecek, Giysi, Kıyafet
Fotometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
Dırıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme
Hızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süratli, Seri, Çabuk, Hovarda, Çapkın, Uçarı, Şiddetle, Sıkı, Yüksek (Ses)
Gamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasalı, Kaygılı, Kederli, Üzüntülü
Çaput kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bez, Cındır, Eski, Paçavra
Düz Yüzüne Demek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dobra Dobra Söylemek
Usturuplu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dakik, Dürüst, Münasip, Uygun, Ustalıklı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.