Düzlem kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düz, Ortam, Yassı, Müstevi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Zulmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık, Zifiri
Cızık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, İz
Bölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
Düzelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Doğrulmak, Güzelleşmek, Uslanmak
Irgat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rençber, Rençper
Avangart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
Yakşıca Dövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepelemek
Ayaktakımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lümpen, Parya
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dış Satım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
Şarj Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek
Takriben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağı Yukarı, Yaklaşık
Sem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
Aktifleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinleştirmek
Münfesih Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
Taltif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Okşama, Gönül Hoş Etme, Ödüllendirme
Feshetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtmak, Kapatmak, Kaldırmak, Bozmak, Lağvetmek
Hoppanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoplamak
Tekne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
Kadirşinas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerbilir, İyilikçi, İyilikbilir
Sınav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama, İmtihan
Uzmanlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas
Menkıbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dini Hikaye
Kesim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
Ismarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sipariş Etmek
Yeğinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddet
Degaje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Geniş, Serbest
İngin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engin, Nezle, Münhat, Duma
Bakiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalan, Artan, Kalıntı
Tasnif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıflama, Ayırma, Bölümleme, Ayrılama
Havale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, Devretme, Yüzetme, Göçürme
Bizzat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Kendi, Kendisi, Şahsen
Sühunet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.