Cinsilatif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kadın
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Omuz Omuza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
Kovmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Atmak, Defetmek, Gözetmek, Kovalamak, Savmak, Sepetlemek, Süpürmek
Arabalı Vapur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feribot
Tasarruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
Ekşimik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesik
Pasaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Parça
Kımıldamayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakin
Mekruh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kararlaştırılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen
Vazifesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevsiz
Duyarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hassasiyet
Sınırlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Dar, Münhasır
Öfkelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Asabileşmek, Gayzlanmak, Gazaplanmak, Hiddetlenmek, Kızmak, Kudurmak, Sinirlenmek
Cağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Banyo
Muhammen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Edilen, Tasman
Mürettiphane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizgiyeri
Verim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Semere, Mahsul, Randıman, Mahsuldarlık, Mahsul
Meteor Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
Muktedir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkli, İktidarlı
Üçayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sacayağı
Müessiriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
Çatlaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
Dolaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devir, Tur
Isı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hararet, Sıcaklık
Eşdeğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muadil
Kelime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lafız, Lügat, Söz, Sözcük
Plaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal, Çimerlik, Kumluk
Vuku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olma, Oluş
Alelacele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak, Çarçabuk, İvedilikle
Yaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan
Naklen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktararak, Canlı
Full kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüm, Tam
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.