Cep Bıçağı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çakı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Modernlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlık
Zımnen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alttan Alta, Kapalıca, Dolayısıyla
Toplantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Dernek, İçtima, Meclis, Yığıncak
Tefrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Ayırma, Ayırt Etme
Habis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz; Tehlikeli, Kötücül, Kötü
Şerare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Çakım, Çakın
Çav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Ses, Ün
Sevmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Badiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöl
Yanay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Profil
Müzelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Köhne
Kalorifer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Radyatör
Tükenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Erimek, Geçmek, Sönmek, Hiç Kalmamak, Sona Ermek
Latif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Yumuşak, Hoş, Gökçer Yepelek
Bidat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyduruk
Veyahut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veya, Yahut
Yedek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Redif, Yular
Kayınvalide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynana
Nötr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarafsız, Yansız
Pısırık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuk, Utangaç, Çekingen, Uyuşuk, Cesaretsiz, Beceriksiz
Kıvırcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ondüle, Kıvrık, Dalgalı, Cingelek, Kıvırcık marul, Kıvırcık Koyun
Göçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
Negatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksi, Menfi, Olumsuz, Eksi yük
Uzunluk Dairesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
Fırfıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
Güçlenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
Esrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırlar, Gizler; Duman, Keyif, Maden, Mal, Ot, Uyarıcı, Sarhoş Edici, Uyuşturucu Zehir
Sıkışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun
Fasılasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasız, Aralıksız, Biteviye, Ayırmak, Bölmek, Çözmek
Vekillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
Sarkık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmış, Sölpük
Celâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Öfke, Hiddet, Kızgınlık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.