Benimsemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sahip Çıkmak, Kabullenmek, Onaylamak, Tesahup, Isınmak, Katılmak, Paylaşmak, Sarılmak, Tutmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kâhya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kizir
Maaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aylık
Offline kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevrimdışı
Hiddetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkeli, Kızgın
Maznun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık
Köy Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köy
Albalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vişne
Süssüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çıplak, Düz, Sade, Yalın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Görmezlikten Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmezliğe Vurmak
Kesimevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
Yasmık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mercimek
Yegâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biricik, Tek, Eşsiz
Üren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil
Şuursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçsiz
Mes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakır
Vekillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
Komite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Encümen
Tonmayster kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses Yönetmeni
Susku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
Halk Oyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması, Referandum
Üzüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem
Göresimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
Gerek Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek, İstemek
Muhakeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargılama, İrdeleme, Kıyaslama, Uslamlama
Kredi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Güven, İtibar, Para, Saygınlık
Mira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lata
Ordubozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arabozucu, Oyunbozan, Varis
Batıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temelsiz, Çürük, Boş Batır, Büğdül, Asılsız
Angutluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
Lehimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakçı
Üşenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erinmek, Tembellik Etmek, Yüksünmek
Şaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydut, Kuldur, Soygunçu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.