Bekçi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gözetçi, Karakolcu, Keşikçi, Nokta
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kullanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
Ağabey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abi, Aka, Ağa, Efe
Öğütleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat
Yabanasması kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akasma
Libye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Börülce
Barisfer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır Küre
Kambur Zambur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kambur
Verizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğruculuk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Güçlenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
Güçbeğenir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
Yerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Taşınamayan, Otokton, İthal Olmayan
Saba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esinti
Kuvvetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlenmek
Davranmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Hareket Etmek, Kalkmak, Yapmak
Özlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Darıkmak, Hasretini Çekmek, Sağınmak, Susamak
İmalathane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapımevi, Üretimevi
Kalas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kereste, Tir
Hoplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoppanmak
Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatmak, Konuşmak, Ayıtmak, İfade Etmek, Haber Vermek, Yazmak, Düzmek, Önceden Bildirmek, Tahmin Etmek, Sipariş etmek, Hatırlatmak, Atmak, Beyan Etmek, Buyurmak, Çekmek, Çıkarmak, Dökmek, Kaydetmek, Lütfetmek
Pörsümüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Porsuk
Pitoresk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedizlik
Rasathane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemevi
Bir Cinsten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütecanis, Bağdaşık
Türel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
Değinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dek, Temas
Mecnun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Çılgın
Kabiliyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenekli, Becerikli
Kabar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nasır
Görmemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyumak
Yoldan Sapma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalalet
Sevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşk
Tazelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpelik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.