Bandırmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Banmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
Muhip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seven, Dost
Meşveret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışmak
Tanıtma Kartı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik
Hatip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmacı, Aytaç, Natık
Zemin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taban, Toprak, Yer, Düzlem, Dayanak, Döşeme, Dünya, Ortam, Temel, Yeryüzü
Yılışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak, Yüze Gülmek
Tüketici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihlakçı, Yoğaltan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Öldürücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı
Sonbahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Payiz
Laşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leş, Öleş
Sadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okluk
Şahsiyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksiz
Doğaüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü
Kıtipiyoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Kötü
Ara Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstitrat, Ara Tümce, Ara Cümle
Estağfurullah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aman Efendim, Rica Ederim, Öyle Söylemeyin, Utandırıyorsunuz Efendim
Akarsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su
Razı Salmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönlünü Etmek
Araştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
Endikatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge
Ön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
Yok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilakis, Değil, Yasak
Keskin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Kırıcı, Kuvvetli, Sert, Zampara
Müzakere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mütalaa, Danışma
Kımıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket
Rüzgar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yel, Bad
Dalgalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
Ferahlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
Niza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga, Bozuşma
Kısım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Hisse, Bölük, Kesim, Kol, Fasıl, Hizip, Parça, Takım
İtminan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.