Niza kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekişme, Kavga, Bozuşma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kelepçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilezik, El Kandalı
Afet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Bela, Kırım, Kıran, Felaket, Facia, Kıyamet
Kavga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövüş, Cenk, Hengâme, Hırgür, Hırıltı, Savaş, Çaba, Mücadele
Gayrisafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Katışık
Hâsılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısacası, Hülasa, Sözün Kısası, İşin Sonu
Eciş Bücüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık Çurpuk, Eğri Büğrü
Dertli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Hasta, Yanık, Yaralı
Çelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Polat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çalapaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
Layık Görmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
Satmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taslamak, Vermek
Vakfe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duruş
Dayanamama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaaf
Keşif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Bulgu, Tahmin, Açma, Buluş
Düşünmeksizin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedaheten
Derbent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
Tas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çanak
Nazikâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edeple
Din İşleri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyanet
Görgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe, Terbiye, Adabımuaşeret
Gammaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirici, Fitneci, Jurnalci, Kovca, Kovlayıcı
Manca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyinti, Yiyecek
Ahunt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoca
Birden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ani, Aniden, Ansızın, Çabucak, Gafleten, Yekten, Bir Defada, Birlikte, Apansız
Esans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koku, Itır, Ruh
Tuhaflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gariplik, Acayiplik, İlginçlik, Garabet
Angıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanat
Ya da kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yahut, Veya
Taksim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Bölüşmek
Psişik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel
Oda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz
Böyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şöylece, Gibi, Şekilde, Bunun Gibi, Bu Biçimde, Bu Yolda, Bu Çeşit
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.