Balkımak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zonklamak, Ağrımak, Sancımak, Parlamak, Parıldamak, Şimşek Çakmak, Dalgalanmak, Su Halkalanmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Teklifsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önerisiz, Laubali
Eşinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşelemek
Düzem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzey
Yaşasın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
Rafadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alakok
Şirpençe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karaçıban
Denk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Beraber, Emsal, Tay, Yatak, Yorgan, Yük
Cinsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşeylik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Değerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
İmarsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırsız
Cenah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Taraf, Yan, Kanat, Kesim, Kuş Kanadı, Pazı
İlinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişki, Münasebet, Nispet, Mensubiyet, Aidiyet, Taalluk
Şevkli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Tutku
Sülf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kükürt
Devasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrice, Dev Gibi, Çok Büyük
Lamba Karpuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karpuz
Düzme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte, Uydurma
Sudager kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı
Kimisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazısı, Kimi
Akli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ussal
Cereme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar
Bilinçaltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şuuraltı, Tahteşşuur
Hükümdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taht
Kılınış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluş, Vuku
Kurumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Cılızlaşmak, Sertleşmek
Pislik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kir, Dışkı, Kötü, Necaset
Yar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçurum, Yer Yarığı
Besili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz, Semirtilmiş
Yâd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Hatır, Zihin, Başka, Yabancı, Karşıt, Muhalif
Ambar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depo, Kiler
Yararsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyhude, Boş, Çöp, Eğreti, Faydasız, Gereksiz, Kısır, Nafile
Dayanışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütesanit Olmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.