Baş eğme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Düpedüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Açıktan Açığa
Tedariklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak
Kâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, İş, Kazanç, Menfaat, Meyve, Ticaret, Yarar
Muazzez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aziz, Sevgili, Kıymetli
İlistir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süzgeç
Belginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarahat
Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Ayırmak, Bırakmak, Çekmek, Dokunmak, Eklemek, Etkilemek, Katmak, Salmak, Terk Etmek, Vazetmek, Vurmak, Yakınmak
Huzur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinçlik, Karşı, Kat, Keyif, Makam, Ön, Rahat, Rahatlık, Sükûnet, Yamaç, Yan, Dirlik, Baş Dinçliği, Gönül Rahatlığı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Nüzul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felç, İnme
Denek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denenmiş, Mücerrep
Mahv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Yok Olma
Konglomera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığışım
İçten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Samimi, Yürekten
Müsamere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akşam Eğlencesi
Facialı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feci
Yerden Bitme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türedi
Bilgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilimci
Düzmecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
Şen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenceli, Neşelendiren, Neşeli, Sevinçli
İnanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Güvenmek, Kani Olmak, Yutmak, İman Etmek
Getirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek, İletmek, Sağlamak, Sürüklemek
Sunma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İkram, Takdim
Eklenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksesuar
Nom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanun, Yasa
Yetişkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Yetişmiş
Yoğurt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katık
Ağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
Leh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana
Hatta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstelik, Bile, Dahi, Velev, Hem
Memul Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
Turşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Yorgun
Anif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Sert
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.