Az Buçuk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Biraz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dalkavukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçılık
Eskimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Yaşlanmak, Yıpranmak
Reşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ergin, Yetişkin
Koklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
Tutturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Raptetmek, Takip Etmek
Emare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İpucu, Alamet, Delil
Muaraza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga
Gerdan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kopya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nüsha, Suret, Yüz, Taklit
Haset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç, Kıskançlık, Günü, Çekememezlik
Sakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekin, Zinhar
Karye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köy
Üremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek
Çakı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cep Bıçağı
İnsicam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgünlük, Tutarlık, Bağdaşım
Taraça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Teras, Açık Dam, Set
Zelzele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Sarsıntı
Dupduru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berrak
Arızi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan
Dandini kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Düzensiz, Karmaşık, Darmadağın
Korumacılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himayecilik
Endokrin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçsalgı
Güvenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, İnanmak, İtibar Etmek, İtimat Etmek
Gelir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, İrat, Hasılat, Medahil, Varidat
Mezeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerezci
Zırt Fırt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırt Pırt
Falanca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan
Bölük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Kısım, Hane, Hizip, Kısım
Sağın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sahih
Malarya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıtma
Aksi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız
Yağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, Siyah, Yiğit
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.