Anneanne kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nine, Büyükanne
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şimendifer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katar, Tren, Demiryolu
Karamal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaş (Hayvan)
Çalkanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
İcbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlama
Ökünç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pişmanlık
Çöğüncek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahterevalli
Yüzey Şekilleri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
Zehirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağılı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Atak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Hareketli, Girişken, Cüretkâr, Geveze, Atılım, Saldırı, Saldırış, Hücum, Hamle, Akın, Yiğit
Halas Olma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İflah
Ağrıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak
Kesif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Sık, Yoğun, Koyu, Saydam
Rahatça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
Ağırbaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi, Vakur, Ağır, Gösterişli, Kâmil, Paşa, Temkinli, Veznin
Şemsiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çetir
Geniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Enli, Engin, Ferah, Çok, Gen, Koca, Rahat, Yaygın
Hediyelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağanlık
Sadasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ker
Konulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konmak
İçki İçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
Makrama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peçete
Değerinde Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmek
Mahzur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
Şiddetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak, Yükselmek
Yeis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umutsuzluk, Karamsarlık, Üzüntü, Ümitsizlik
Er kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Asker, Yiğit, Kahraman, Sahip, Yetenekli, Kişi, Koca, Mert, Nefer, Zevç, Ehil, Erken
Sövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Küfretmek, Okumak, Yermek
Terbiyevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitsel
Tartı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karar, Oran, Ölçü, Vezin, Çeki, Ağırlık
Billahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vallahi
Döl Yatağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karın, Rahim
Sevkiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönderim
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.