Amir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Buyuran, Buyurucu, Üst, Baş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Köstek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bukağı, Cidar, Engel
Uç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Had, Hudut, İbik, Sınır, Son, Ekstrem
Kanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Düşünce, İnanç, Kanaat
Şehriyâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Padişah
Uzunluk Dairesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
Adilane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaletçe, Hakça, İnsaflıca
Fıtraten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
Kıl Payı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neredeyse
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gurup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batma, Batış
Mesih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsa Peygamber
Es kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl; Duygu; Esenlik
Kat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
Hakikatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
Çekimsenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçınmak
İhmalkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, İtinasız, Lakayıt, Savsak
Feraset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Kavrayış, Sezgi, Zekâ
Yekdil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutabık
Sopa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Değnek, Kazık, Kötek
Kandal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pranga
Öğütlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat Etmek
Sitabilizatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeleyici
Cuşuhuruş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk
Kırağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jale
Teşbih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzetme
Ekecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
Ankesör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara
Kalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Kalmış, Noksan
Mafevk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Yukarı
Hasse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyu
Çelişki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenakuz, Tezat, Zıddiyet
Yoksulluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, İhtiyaç, Sefalet, Zaruret
Vardırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.