Şimşek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Parıltı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Düzengâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ova
Pandomima kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mim
Zaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Süre, Müddet, Devir, Dönem, Mevsim, Çağ, Bugün, Dakika, Devran, Gün, Saat
Papak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Külah
Ubudiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kulluk, Kölelik
Erdemli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksek
Destansı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destani, Epik
Keçiboynuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harup
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kaydetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek
İllüzyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözbağı, Yanılsama
Müstehase kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fosil
Furya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunluk
Çevrelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kuşatmak, Sarmak, Sınırlamak, İhata Etmek, Tahdit Etmek
Mahrumiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksunluk
Umumiyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
Tepkime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teamül
Sürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam, İs, Sürgü, Sürme
Ayran Ağızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze
Yutak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belum
Pençeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
Nüfuzlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözü Geçen, Kuvvetli
Nümayende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Temsilci
Âşıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün
Savuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Ekmek, İyileşmek, Kaçmak, Gizlice Kaçıp Gitmek, Geçmek
Terennüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Ötme, Şakıma
Sızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Istırap
Ayak Tarağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarak
Sudan Ucuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava
Kazanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkar, Ekmek, Hak, Hasılat, Kâr, Para, Yarar, Temettü
Cihet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yan, Yön
Belirlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak
Kurusıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Blöf, Korku
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.