Şaşalamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mat Kalmak, Şaşmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
Bir Anda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Tiryakilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlılık, İptila
Mim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pandomima
Yönlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Raci, Müteveccih
Temaşa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Seyretmek
Cevelan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşma, Dolanma, Gezinme, Gezinti
Ölçüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Yarışmak, Müsabaka Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ense kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art, Dal
İşaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
Çimil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anofel
Nemelazımcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umursanamazlık
Gücenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Darılmak, Ikınmak, İncimek, İncinmek, Kırılmak
Denetleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Kontrol, Murakabe, Teftiş
Darlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk, Yoksulluk
Lafakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Çarpıntı
Seziş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset
İşten Kaçmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak
Abidevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anıtsal
Yastağaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapak Balığı
Besili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz, Semirtilmiş
Malumat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Veri, Sorak
Çıfıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz
Ölçülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ilımlı, Kararlı, Ölçülmüş, Mutedil
Misafir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Konuk
Belkili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Muhtemel
Öfkelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Asabileşmek, Gayzlanmak, Gazaplanmak, Hiddetlenmek, Kızmak, Kudurmak, Sinirlenmek
Liderlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önderlik
Bulutsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nebülöz
Voli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâr, Kazanç, Vurgun
Tabu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekinsiz, Dokunulmazlık, Yasaklı
Kırıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsızlık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.