İfşa Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Açığa Vurmak, Açıklamak, Dökmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şehirleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kentleşme
Münezzeh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Temiz, Uzak
Dar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
Zikıymet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Kıymetli
Sav Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Slogan
Emektaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş Birliği, Teşrikimesai
Kıssa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öykü, Fıkra, Hikaye, Veciz
Şanından Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Değer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıymet, Paha, Bedel, Valör, Ayar, Eder, Haysiyet, Kadir, Ölçü, Şayan, Karşılık, Layık
Akut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İleri
Ferişte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melek
Sayışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplaşmak, Takas Etmek
Gümrahlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
İntikal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçme, Geçiş, Geçit, Anlama, Kavrama
Vasati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta
Seyretme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temaşa
Limited kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı
Sonratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek, Tecil Etmek
Epilepsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarık, Sara
Cırttan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
Acımasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cani, Cellat, Gaddar, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Merhametsiz, Rahimsiz
Bağımsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstiklal, Özgürlük, Hürriyet
Ekolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankılı
Zinet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs, Ziynet
Vakarsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onursuz
Münkir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkârcı, Yoksayımcı
Kıygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık, Zulüm
Mücrim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
Yerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Taşınamayan, Otokton, İthal Olmayan
Nazır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Karşı, Taraf
Tezahür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
Zayıflamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, İncelmek, Kurumak, Süzülmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.