Üstlük kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aba, Pardösü
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ötürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolayı
Eğlence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cümbüş, Düğün, Meze, Sefa, Sefahat, Zevk
Müteferrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık
Manav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göğerti Satan, Sebzevatçı
Müstevli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılıcı, Yayılgan, İstilacı, Salgın, Basan, Kaplayan, Bastıran
Bahsetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temas
Matbuat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basın
Yola Gitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Epeyce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Epey
Garip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Tuhaf, Yadırganan, Yabansı, İlginç, Yoksul, Kimsesiz, Abus, Cins, Gariban, Yabancı, Zavallı, Gurbette Yaşayan, Elgin
İmparatoriçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlhatun
O Taraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öte
Şizoit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk
Şüphesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkusuz, Elbette, Muhakkak, Zahir, Mutlak
Hesapsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayımsız, Ölçüsüz, Müsrif, Savruk
Resmiyetçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
Prostat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kestanecik
Sudan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz, Saçma
Özel Olarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Hususen
Edat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgeç
Topless kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstsüz
Halta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasma
Tezevvüç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
İhmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma, Savsaklama, Dikkatsizlik, İtinasızlık, Lakayıtlık, Önem Vermeme
Şikeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınık, Kederli, Kırgın, Kırık
Beslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyurmak, Yetiştirmek, Bakmak, Desteklemek, Eklemek, Katmak
Özen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikkat, Hizmet, İhtimam, İtina
Bir Araba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
Rafinaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtım
Etçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasap
Lağa Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Herze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Anlamsız, Saçma, Saçma Söz, Zevzeklik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.