Prostat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kestanecik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Meddah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözçatar
Başvurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat
Muhafızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruyuculuk
Yatırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevduat, Plasman, Maya
Taklitçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Maymun, Mukallit
Uğurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kademli, Kutlu, Mübarek, Meymenetli, Tekin
Mezelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerezlik
Filolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilimci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mübalağakâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartılı
Serçin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçme, Baş Boy
Gazlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
Arzuhal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
İzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak
Oymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Deşmek, Kazmak, Tayfa, Yemek, Kabile, Hakketmek
İçtima kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplum, İclas, Toplantı
Mecra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatak, Akak, Suyolu, Suyolu Atağı
Çekilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstifa
Suvarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sulamak
Gülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
Yeterli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil
Gerçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aslında, Vakıa, Her Ne Kadar
İhtilaç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
Kabahatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
Sürmedan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürmelik
Ongunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Bolluk, Mutluluk, Saadet
Şüphesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkusuz, Elbette, Muhakkak, Zahir, Mutlak
Tecavüzkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan
Gösteri Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış Etmek, İfa Etmek
Ara Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
Efsunlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okuyup Üflemek, Büyülemek, Büyü Yapmak
Galiba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal Ki, Olabilir Ki, Görünüşe Göre, Anlaşılan, Kuvvetle Sanılır Ki
Fasile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Familya
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.