Eğitim Sitesi

Öykünme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

red Öykünme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Taklit

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sünnet Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek

Partisip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç

Konsantrasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşma, Derinleşme

Bikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızlık, Erdenlik, Bekâret

Bayrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Alem, Öncü, Simge, Sembol

Methal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giriş

Klan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boy

Konser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinleti

Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü

Kurada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız

Dil Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilcilik, Lisaniyat, Lengüistik

Vizyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm, Ülkü, Sağgörü, Gösterim, İleri Görüş, Uzgörü

Eğlence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cümbüş, Düğün, Meze, Sefa, Sefahat, Zevk

Seciye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf, Huy, Karakter, Yaradılış, Özyapı, Ira

Dayanak Noktası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak

Diktafon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünalga

Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek

Sefirikebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi

Atışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa, Tartışma, Kavga

Kramp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasınç, Kasılma

İndikatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge

Dış Satım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhracat

Açık Saçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Müstehcen

Kalorimetre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıölçer

Şiddet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik, Yeğinlik, Hız, Hüküm, Kuvvet

Örgen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Organ, Uzuv

Yadsıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr

Sıkıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç Sıkan, Tedirgin Eden

Vicdansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzsüz, Merhametsiz

Solgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarı

Meşgul Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Otlamak, Uğraşmak

Melal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Hüzün, Usanç, Üzüntü

Burnu Havada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibirli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğünde 18988 Kayıt Bulundu.