Eğitim Sitesi

İdil Şiiri

İdil

sen uyudun şimdi tüm gece benim.
artık sen tatlı tatlı uyuyup konuşamazken.
aresle oturup birlikte seni yazıyoruz.
ares pek yardım etmesede,mal mal bakıyor yüzüme.
tatlılıgı yetiyor bana sen gibi gelmesede.
oda şimdi bayhan gibi bir şiirin içinde .
sen artık insana benzemiyorsun.
ares ve bayhan zaten iki tatlı kedi
sadece seni harflere böldüm.
böylece benim dünyama sığacaksın.
artık et ve kemikten değilsin.
ifadeler ve metaforlar oldun
areste şimdi buna seslice miyav dedi.
bir anda duygularıma bayhanı kattı.
ama sen idil bana sen yazılı bir duygusun
ve varlığının hiçbir yerinde damar yok.
tamamen kelimeler benim kelimelerim.
şimdi ares malmal baksada bana.
bayhan taklit edip seni mışıl mışıl uyusada.
bu kelimelerde en çok seni yazıyorum ve aynen böyle .
sana özel sen varsın diye bütün bunlar .
ve şuandan itibaren artık insana benzemiyorsun.
sen idil sen,bugün benim şiirim oldun.
bayhan ve ares zaten kedi..

İsimsiz Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer İsimsiz Şiirleri:

Son Dem

GECENİN KARANLIĞINDA YÜRÜYORUM
SOĞUK TAŞ KALDIRIMLARDA
HAFİF BİR MELTEM RÜZGARI ESİYORDU
YÜREĞİMİ ISITAN BİR SEVDA RÜZGARIYDI.

NEREDEN GELİYORDU BU YÜREĞİMİ ISITAN BU ESİNTİ
SOĞUK OLAN GECEMİ ISITIYORDU
GECE SENİ ANLATIYOR YÜREĞİME
SERENAT YAPIYORDU AY VE YILDIZLAR
BU SEVDASIZ RUHLARA SEVDAMIZIN TÜRKÜSÜNÜ SÖYLÜYORDU.

GECENİN SONUNDA SON DEMDEYİM
SON LİMANDAYIM SON GEMİDEYİM
YA GEL ARTIK YADA AL BU KALBİ
BU ÇİLELİ HAYATA ELVEDA DİYORUM
SON GEMİYE BİNDİM
YELKENLER FORA KAPTAN ..

İsimsiz

İçten Gelen Satırlar.

Bir eylül akşamında giderken bu şehrin sokaklarından geride bıraktıkların düşündürür seni. Uğruna onlarca kez canından vazgeçtiklerin kalır aklında. Bir de onların nelerden vazgeçtikleri… Düşünürsün saatlerce, günlerce, aylarca... Yoktur buna da verecek bir cevabın. Onca düşüncenin sonunda hep aynı cevabı bulursun yüreğinin içinde. Her sorunun cevabı aslında “koca bir hiçtir sadece”. Ne onu aklından çıkarabilirsin ne de sorularına bir cevap bulabilirsin. Sürüklenip gidersin cevapsız sorular denizinde. Boğulmaktan korkarsın ama yoktur başka çaresi bunun.



Giderken yanında götürdüklerin değil de geride bıraktıkların acıtır canını. En çok onları özlersin dostlarını, anılarını, kalbinde acısını dindiremediğin sevdalarını.. Sabahlara kadar uykusuz kaldığın geceleri, onu düşünerek yaktığın her sigarada çektiğin son nefesi özlersin. Yanında götürmeye çalışırsın ama hiçbiri gelmez seninle. Onların yeri ayrıdır çünkü. Koparıp alamazsın hiçbir anıyı yaşandığı yerden. Başını her yastığa koyduğunda uykularına tecavüz eder geçmişin, sabahlara kadar yok olup gidersin gecenin karanlığında.

Gitmekle silinemez şehrin gözyaşları. Her adımda daha da acıtır canını yağmurla yıkanan sokaklar. Yürüdüğün yollar korkutur artık seni. Tek başına yürümezsin, yürüyemezsin o ışıklı caddelerde. Yalnızlığın yansır şehrin kaldırım taşlarına. Tek başınalığının vurur gökyüzünde duran küçücük yıldızlara.

Gitmek gitmektir işte. Başka bir adı yoktur, başka bir tarifi yoktur bunun. Sağ tarafın gitmekten yana olur da, sol tarafında taşıdıkların zorlaştırır gitmeyi. Gidiş yolunu en iyi dönenler bilirde, dönmeyen çoktur bu yolda. Şimdi kalbinde simsiyah bir geçmişle terk ederken bu koca şehri, p.ç gibi ardına bakmadan git! Kaldır başını gökyüzüne ve ardına bakmadan al yalnızlığını çek git!

İsimsiz

Seni Seviyorum Sılam

İlk kavgamızdı bu

Yaralanmış mıydık ki derinden?

İlk kırgınlıktı bu

Üzülmüş müydük ki bilmeden



Çıkmıştı amansız bir söz hissetmeden

Pişman olmuştum gözyaşlarımı silmeden

Gururuma yenildim akşam güneşim

Söyleyemedim narin bir söz seni incitmeden



Sıla gibi üzdün beni ey sılam

Yar elinde yareme açtın koca bir yaram

Naz etme ürkek yar, etme dünyayı haram

Cayma verilmiş yeminlerden, ben nasıl dayanam



Düşürme mecnun misali bu yüreği çöle

Üzülme sakın, bakma dilimdeki arsız söze

Görseydin gözleri, gülüp geçerdin yalan sözlere

Hala inanmıyorsan, bak seni anlattım cümlelere




İsimsiz

İdil Şiiri