Çanakkale Geçilmez!..
Peygamber'den muştulu; Anadolu yiğidi
Ana; alnını öpmüş, baba; vermiş öğüdü;
Tetiklemiş onları, yavuklunun ağıdı;
Suda balık, gökte kus; dua, dua inliyor!
Çanakkale geçilmez! Kulaklarda çınlıyor.
Nice okul boşalmış; vatana asker gerek!
Sevdayla çarpar sine; imanla dolu yürek!
Olum! Emrini almış, koşuyorlar gülerek;
Melekler inmiş yere; Mehmetçiği dinliyor
Çanakkale geçilmez! Kulaklarda çınlıyor.
Kalp; imanla çarpınca; aklin, dilin susması;
Durdurmuyor onları; kursunun kan kusması
Gencecik insanların; şahadete koşması;
İnancın zaferini; bütün dünya anlıyor
Çanakkale geçilmez! Kulaklarda çınlıyor.
Rahmet meleklerinin coşturduğu yürekler!
Bu öyle bir iman ki; dağları da sürükler
Top, tüfek, tanka karşı; balta, kazma, kürekler
Emperyalist canavar; neye çattı? Anlıyor
Çanakkale geçilmez! Kulaklarda çınlıyor.
Düşman kudurmuş gibi; göz dikmişler bu yurda!
Tasa sor, toprağa sor? Neler olmuştu orda?
Kanlı sırta, don de bak! Kan akıyor dağlarda;
Bayrağımın rengini, dünya tekrar anlıyor!
Çanakkale geçilmez! Kulaklarda çınlıyor.
Mermiler mermilerle çarpışıyor havada
İslam'ın son bekçisi; dağda, tasta, ovada
Elde Kur'an, gözde yas; bütün diller duada
İnancın zaferini; bütün dünya anlıyor!
Çanakkale geçilmez! Kulaklarda çınlıyor.
Her karış toprağında; bin bir şehit kani var
Emperyalizme karşı; dağ gibi imanı var
Bu destan bitmez ki hiç! Milyonlarca ani var
Alem selama durmuş; bu zaferi dinliyor!
Çanakkale geçilmez! Kulaklarda çınlıyor.
Mehmet Ali KULAT Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Şükür, Dua Ve Niyaz...
Zaman, mekân ve şekil; Rabb'im hepsinden berî
Varlık ve yokluk ne ki? hepsi O'nun eseri!..
Kâinatın içinde insan küçük bir zerre!
Lakin; halife kılmış, Rabb'im onu bir kerre
Ol! emrinle var etmiş, fazlındandır kul etmiş!
İbret alalım diye... niceleri kül etmiş!
O Sultandır biz gedâ; diler ise affeder...
Karışmak kimin haddi!.. ister ise mahveder!
Fert, aile ve toplum... dahası bütün ümmet
Çölde susuz kalmışken... Rabb'im lutfetti rahmet
İlâhî! parça parça bölmüşler mü'minleri...
Vahdeti emrederken aziz olan dinleri...
Üç asırdır uyutmuş, bölmüş bölmüş yutmuşlar
Öne kim geçmiş ise; ardını yol tutmuşlar...
Kafaları karışmış bulanmış fikirleri...
İslam'dan ayrı düşmüş; köyleri şehirleri
Nefis; kullukta engel! insan; aşmalı onu...
Bunun için kurmuşlar bu hakikat yolunu!
Camiler örümcekli, mihrâb; yosun tutmakta
Televizyon eşkıya, basın neler kusmakta...
İğfal olmuş kitleler; siyahı beyaz sanır
Olmuş nefsine köle... nefsini ilah tanır!
"Mezar-ı müteharrik" bir kuru kalabalık
Yahudi oltasında tutulmuş alabalık...
Derken üç beş Müslüman, her biri ayrı yerde
Rabb'imin fazlı ile... sahip çıkmış bu derde
Uyanıp uyandırma işine girişmişler...
Birden aslına dönmüş tersine giden işler!
Her yandan bir çemenzâr... ayrı bir bâd-ı sabâ!
Niceler ortak olmuş, bu şerefli hesaba...
Bülbül güle kavuşmuş... can cananla serfirâz
Bu kutlu gelişmeye şükür, duâ ve niyâz!..
Mehmet Ali KULAT
Niyazım...
Su akmaz, çeşme kuru, toprak semaya inat;
Döndüm geriye baktım; zâyi olmuş bir hayat...
Nice suç, nice cürüm... İlâhi! bittim gayri
Öyle daldım ki şerre, göremez oldum hayrı
Günahlar zehirli ok; sinem hep delik deşik
Lakin, yok başka kapı; var mı başka bir eşik?
Câhilim; cehlim bilmez- bir şey sanırdım kendim;
İmtihan dünyasında kaybettim ve elendim.
İlâhî!.. rahmet eyle! susuz kalmış bu çöle...
Niyâzım! lutfedesin, Afv-ü ihsan, bu kula!
Huzuruna gelmişim, günahkâr; yüzsüz yüzüm;
Peşim dolu cürümle, hakikate kör gözüm.
Ah Sultanım, Efendim! İşte kulunun hâli...
Üstelik hâlin bilmez, sanır kendini velî!
İlâhî; Gaffâr, Settâr, Hayy, Rahman, Rahim, Kerim;
Sultan-ı Ebed-Ezel! Merhametin dilerim!..
Mehmet Ali KULAT
Gençliğe...
Reh-i sevda diyerek; girmiş isen hakk yola,
Yol "Sırât-ı müstakîm" takılma sağa sola.
Sadâkat ve hasbîlik, hakk yolunun esası
Tevekkül ve itaat, değişmeyen yasası...
Yüreğimde dertlerin en güzeli bir sancı
Emr-i bi'l maruf yapmak, mücahidin inancı
Kırıp nefis putunu, boyan İlâhi renge...
Bir mü'min pek çok kâfir işte Bedir'de denge.
Ümit dolu bir sine, her şeyimiz bitse de;
Vermeye hazır gençlik, herşeyimiz gitse de.
Ahirzaman garibi, işte "Nebi; müjdesi
"Fetih yakındır!" diyor, bu da Kur'an'ın sesi...
Mehmet Ali KULAT