İllüzyon kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gözbağı, Yanılsama
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şorolop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalan
Sabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
Tepreşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nüksetmek
Al kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırmızı, Kızıl, Aldatma, Düzen, Tuzak, Hile, Dek, Dolap
Mayasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuzlu Balgam, Egzama
Baziçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun
Nasbetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atamak
Mesai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalışma, Emek, İş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Esrarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizemli, Esrarengiz
Dindirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorgulama
Zeyil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek, Katkı, Ulama
Düşünüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fikir
Koşut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşa, Paralel, Muvazi
Damping kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürüm, İndirim, Ucuzluk
Yalabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Parıltı, Güzel, İkiyüzlü, Kaypak, Sevimli, Şimşek, Yakışıklı, Oynak Alev
Zıpçıktı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gafleten, Gözlenilmeden, Türedi
Kasıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erek, Amaç, İstek, Komplo, Maksat, Kötü Niyet
Peruka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takma Saç
Etnografik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budunbetimsel
Fırlangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
Oldubitti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki, Olupbitti, Olut
Zahirî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık
Yavaşlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavsamak
Cünüp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet, Taharetsiz
Yanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kebap
Azılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azgın, Yaramaz, Korkunç
Asmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmak, Sarkıtmak, Sallandırmak, Takmak, Boş Vermek, Ertelemek, Bırakmak, İdam Etmek, Çekmek
Muktezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli
Kapora kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peyakçesi, Güvenmelik
Kurye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özel Ulak
Zer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Yaldız
İçli Dışlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senlibenli, Teklifsiz, Samimi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.