İllet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Hastalık, Bozukluk, Neden, Sebep, Zehle Döken
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Oluşturulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirilmek
Haşarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaramaz, Nadinç, Ele Avuca Sığmaz, Huysuz, Azgın
Muhasır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatan
Fasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devre, Dönem, Kısım, Koğ
Aksak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topal
Gedikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daimi, Kıdemli, Sürel, Temelli
Somurtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Surat Asmak, Ekşimek, Yüz Asmak
Istampa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgalık, Damga, Mühür
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kanuncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni
Eksantrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksı, Aykırı, Dışözdekli
Hepsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hep, Tüm
Kızılkuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
Pünez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Raptiye
Paydaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İştirak
Nasip Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Kavuşmak, Ulaşmak
Esinlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlham Almak
Arzıtilek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utarit, Merkür
Semptom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti
Zatî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişisel, Özel, Doğrusu, Aslında, Esasen
Gün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Devir, Gündüz, Güneş, Sıra, Tarih, Zaman
Kırıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
Tekmil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Bütün, Tamamlama, Tüm, Bitmiş, Tümleme, Eksiksiz
Dekoratör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç Mimar
Mezhep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüş
Sûr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boru
Vurgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Muhtekirlik, Müptela, Soygun, Spekülasyon, İhtikar, İnme
Kötücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hain
Üye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Uzuv, Organ
Gül Renkli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pembe
Şekerrenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk
Azletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Azat Etmek, Kenar Etmek
Yokluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, Kıtlık, Açlık, İhtiyaç, Kesat, Adem, Fıkdan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.