Övme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Medih
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sövme, Sövgü
Elbette kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüphesiz, Kuşkusuz, Elbet, Nasıl, Nasılsa, Pekâlâ, Zahir, Herhalde
Geçindirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak
Özsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usare
İşitme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sema
Bir Tane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biricik, Yegâne
Kültürsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Lise kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim, İdadi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Coşkunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Galeyan, Hararet, Yangın
Barikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engel
Şatu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraça
Esnasında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırasında
Vasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varan, Ulaşan, Birleşen
Dejenereleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
Hazırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizmek, Kotarmak, Kurmak, Sağlamak, Tayyarlamak
Tahteşşuur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şuuraltı, Bilinçaltı
Erden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakire, El Sürülmemiş
Sakınmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Pek, Pervasız, Cesur, Yürekli
Cicili Bicili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslü, Bezekli
Çaresiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naçar, Biçare, Umarsız, İyileşmez, Zorunlu
Takoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kama
Azaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiltmek, Çıkarmak, İndirmek, Budamak, Düşürmek, Kesmek, Kısmak
İlhan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, İmparator
Onarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Tamir Etmek, Yapmak
Mülahham kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişman
Ateş Parçası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Canlı
Harika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Mükemmel, Tam, Ülküsel, Tansık, Eksiksiz, Kusursuz
Küskün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, Gücenik, Muğber
Şizoit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk
Kaşındırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isırmak, Yemek
Rüşvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arpa, Alımsa
Şak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarma, Yarılma, Yarık, Çatlak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.