Öten kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mazi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Budun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Millet, Ulus, Kavim
Hanek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söz
Başöğretmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
Emaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emirlik, Beylik
Mızraklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargılama
Seyretme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temaşa
Görgüsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çakal, Hıyar, İlkel, Kabak, Tor, Yavan
Tolga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miğfer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Pul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Para
İvazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamir
Yöresel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Mevzii, Yerel, Lokal
Müteyakkız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
Darbetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Vurmak
Mağdur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıygın
Hâkim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Egemen, İdare Eden, Söz Geçiren
Kötek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baston, Dayak, Sopa
Aldatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Al, Hıyanet, Şike
Kep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
Sevim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi
Memnunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvanç
Dayamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söykemek, Ulaşmak, Uzatmak, Varmak, Vermek, Vurmak, Yaslamak
Berhava Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
Zengin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Varsıl, Variyetli, Verimli, Gösterişli, Çok, Bol, Bay, Kibar, Varlı
Aristokrasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylular, Ayrıcalıklılar
Aklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
Flört Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kırıştırmak, Konuşmak
Camedan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Valiz
İmkânsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız
Elçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Delege, Dünür, Görücü, Peygamber, Sefir, Yalvaç, Resul
Surat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Sima, Somurtkanlık
Hurafe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körinanç, Boş İnan, Sanaka
Bürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Kaplamak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, İstila Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.