Ölçü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Boyut, Çap, Değer, Ebat, İtibar, Miktar, Mikyas, Miyar, Ölçüt, Tartı, Vezin
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Başörtüsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Leçek
Alışılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutat, Olağan
Alçakboylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
Kötü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
Bıdık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısa, Tıknaz
Mermi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Kurşun
Arakçın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takke
İnkılâpçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşümcü, Devrimci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ciğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, İç, Yürek
Güllü Kelem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karnabahar
Retrospektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geriye Dönük, Dünden Bugüne
Beleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Ücretsiz, Karşılıksız Olarak, Emeksiz, Parasız, Havayi, Müft, Müfte, Pulsuz
Sızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Istırap
Zemberek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yay
Araştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meraklı, Mütecessis
Zikretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anmak
Bağlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Sınırlı, Sadık, Asılı, Kapalı, Mecbur
Etene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Eş, Döl Eşi, Meşime, Plasenta
Likidasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasfiye
Mosmor Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak
Arziyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimi
Beşer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, İnsanoğlu
Hoş Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltifat
Cihan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Evren, Âlem, Acun
Tahrir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazma
Yetiştirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici
Umulmayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
Üleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bölünmek, Bölüşmek, Paylaşmak
Ansiklopedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgilik, Genbilik
Çırtma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiske
Baldır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncik
Atom Çekirdeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.