Çıban kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Apse, Baş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihat, Kutsal Savaş
Kılavuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
Uymayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
Adam Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
Merhale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Konak, Menzil, Safha, Evre
Sıvamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Okşamak, Sıvalamak, Sıvazlamak
Haset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç, Kıskançlık, Günü, Çekememezlik
Malumatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Vira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasız
Düzeltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islah, Islahat, Reform, Rötuş
Başkan Yardımcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadır Muavini
İthalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış alım
Tembel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erincek, Kalp, Uyuşuk, Üşengeç
Teşkilatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlü
Salavat Parmağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
Tepeden İnme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
Yıkılmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam
Münafıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinsilik
Haberleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektuplaşmak, Telefonlaşmak, Muhabere Etmek, İletişmek
Tasarlayarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taammüden
Mahşer Günü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
Harem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Karı
Günücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
Operatris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Operatör
Temelinden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
Sanılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
Alaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Yalaz, Kıvılcım, Yalım
Kıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
Cesaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Gözü Peklik, Bahadırlık, Ataklık, Atılganlık, Cüret, Güven, Yürek
Mabeyin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara
Narahatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku
Hindi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Şaşkın
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.