Çekiştirmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Geçmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Iskatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezarlık Dilencisi
Yaraştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tensip
Geçinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Dolanmak, Ölmek, Taslamak, Uzlaşmak, Yaşamak, Bağdaşmak, Uyuşmak
Düzeltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islah, Islahat, Reform, Rötuş
Mahirane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli
Kafa Dengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
Nevazil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nezle, İngin, Duma
Girgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Girişken, Pişkin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Beyaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöl
Aşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alt, Kötü, Adi, Bayağı, Hor, Süfli
Civelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Sokulgan, Sevimli
Metfen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabir, Mezar
Parazit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asalak, Cızırtı, Tufeyli
Mosmor Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak
Toka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
Tevzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtma, Üleştirme, Tevziat, Yaydırma, Yayma
Kani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanmış
Ayrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hicran, İhtilaf
Etkilenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir
Fıkıh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
Ülser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yara
Tabaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basım
Fraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
Beyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev
İçki İçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
Vekâlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
Tamu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
Biat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birinin Egemenliğini Tanıma, Tapu Kılma
Kan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soy
Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak
Sokur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek; Sönmüş
Tasvir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betimleme, Betim, Resim
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.