Çare kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dokunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ellemek, Batmak, Değinmek, Değmek, Dürtmek, Etkilemek, İlişmek, İlmek, Karıştırmak, Koymak, Sataşmak, Temas Etmek, Vurmak, Zarar Vermek
Kurgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Höyük
Esrimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaşyolmak; Vecde Gelmek; Mest Olmak, Sarhoş Olmak
Kadıncıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zampara
Ferahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
Topluluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Cemaat, Cemiyet, Ehil, Sosyete, Toplum, Zümre
Tebriye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
Arada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Kimi Kez, Ara Sıra, Zaman Zaman, Seyrek Olarak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sertifika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Başarı Belgesi, Tasdikname
Alayişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
Meçhul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinmeyen, Belirsiz, Bellisiz, Bilinmedik
Kurulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenmek, Yerleşmek
Prototip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekörnek
Sınırdaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemhudut
Metelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırnık
Tabakalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katmanlaşmak
Buluşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşmak, Kavuşmak
Veladet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğum, Doğma, Doğuş
Aynek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
Paşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Uslu
Bükülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
Cüzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Azıcık, Pek Az, Tike
Voli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâr, Kazanç, Vurgun
Zirai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarımsal
Miyavlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miyavıldamak
Fırsat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesile, Elverişli, Durum, Oğur
Dahletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
Es kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl; Duygu; Esenlik
Oyunbozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
Ucar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber
Mayo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çimme Tumanı
Peyzaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.