Zındıklık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dinsizlik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bakma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
Canlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirilik, Güçlülük, Etkinlik, Cıvıltı, Cümbüş, Faaliyet, Ruh
Kifayetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli
Tuğra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tura
Sebze Nevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pırasa
Kesim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
Nebula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulut
Bakanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret, Vekâlet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tutarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rabıta, Uygunluk
Kıtır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalan
Biberon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sütlük, Emzik
Tabaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sepilemek
Pas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarma, Küf
Üzerine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dair, Hakkında
Başından kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
Mana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam
Meraret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılık
Tefekkür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
Duraklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk
Podyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekçe Yer, Seki
Güzeşt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Iskonto, Taviz
Iskat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadaka
Kornea kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saydam Tabaka
Akıllanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslanmak
Tarımsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zirai
Kaçma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Firar
İlmühaber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıt, Hal Kağıdı
Sap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Kabza, Kök, Saplak, Gövde, Tutamak, Kabza
Gelişememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küsmek
Azimkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
Karabat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Penguen
Kullanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.