Zindelik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dinçlik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Maarif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Öğrenim
Kötürüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturak
Refakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşlik, Yoldaşlık, Arkadaşlık
Cımbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Sürgün
Yargıtay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temyiz Mahkemesi
Değiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
Kondansatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığaç
Yancık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cep, Kese, Cüzdan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hadisesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaysız
Vasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varan, Ulaşan, Birleşen
İhracatçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık
Müptelalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İptila
Kuvvetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demir, Güçlü, Keskin, Saygın, Üstelik, Üstün
Gömülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gark Olmak, Kaybolmak, Yok Olmak
Reisicumhur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cumhurbaşkanı
Köhne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskimiş, Çağ Dışı, Kart, Püskü, Bakımsız
Sergen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam Bölme, Dolap, Vitrin, Raf
Kuldur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu, Eşkıya, Harami, Haydut, Şaki
Sözde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sanki
Tamlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün
Üstüne Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek
Düğümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
Offline kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevrimdışı
Abuhava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İklim
Yanıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sehiv, Yanlışlık
Aşama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rütbe, Derece, Kademe, Merhale, Basamak, Adım, Mertebe, Paye
Şatafat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Süs, Cafcaf, Lüks, Tumturak
Pezevenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümbük, Godoş, Muhabbet Tellalı, Kavat, Astik, Dasnik
Sulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Vıcık Vıcık
Sadrazam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan, Başvezir, Sadır
Özellikle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alelhusus, Bilhassa, Hele, Hususen, Hususile, Mahsus
Peruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takma Saç, Suni Saç
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.