Zıngıldamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zangırdamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Birlikte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beraber, Beraberce, Birge, Bir arada, Hep beraber, Yanında, Beraberinde, Bile, Müşterek, Ortaklaşa
Çabuklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezleşmek, İvedileşmek, Süratlenmek, Hızlanmak
Afili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
Sebzevatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manav
Sarmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Helezoni
Eşek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkep
Yalpı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yamaç
Daldalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kefillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefalet
Seslem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hece
İhsan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Lütuf, Nimet, İnayet, Bağışlama, Kayra, Atıfet, Bağış, İyilik
Hulul Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girmek
Alışkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibrit
Karşılıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cevapsız, Yanıtsız, Bedelsiz, Bedava, Fahri
Derakap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Yinelenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
Lünet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
Kıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak, Bacak, Dip, Küfe
Darılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Azarlamak, Gücenmek, İncinmek, Kırılmak, Küsmek, Paylamak
Ricat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerileme, Çekilme, Geri Kaçma
İstifçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımcılık
Ticaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecim, Kâr
Şadlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tören
Dikkatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savruk, Dalgın, Özensiz, İhmalkâr
Pedagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
Metotlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemli
Zayıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz
Bok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı, Tezek, Kaka, Sıçmık, Güç Durum, Hor Görülen, Tiksinilen
Müstahak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Layık, Hak Etmiş
Kuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet
Terk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Koymak, Vazgeçmek
Nefret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme, Çiğrinme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.